1 Ağustos 2013 Perşembe

MISIR'DA YAŞANANLAR

Demokrasi, dünyanın her yerinde ve tüm dillerde aynı anlama gelir. Gelişmiş ülkelerin kendilerine vazife olarak gördükleri bir eylem de, sömürgeleştirdikleri yerlere "demokrasi" götürmektir.
Fakat bu "demokrasi" istedikleri gibi yürümez ise anında maşalarını, kuklalarını devreye sokar ya da bizatihi kendi ordusu ile bu işi bitirir (örneğin abd - ırak ilişkisi).

Müslüman ülkelerde görülen geri kalmışlık, bağnazlık yüz yıldır en çok konuşulan konulardan biridir, bununla birlikte İslam yenileyici ve selamete erdirici bir din olarak bilinmektedir. O zaman şu soru hemen akla gelir (muhtemelen sizde aynı şeyi bir çok kez sormuşsunuzdur); Madem İslam dini yenilikçi bir dindir o halde neden müslümanlar hep ezilen ve geride kalan olmuşlardır. Bunun başlıca sebeplerinden biriside bu ülkelerin şu anda bulundukları sömürge durumudur. Mısır bunun en acı örneğidir, çünkü Mısır son 100 yılını sürekli darbeler ve dönüşümler ile geçirdi. İslamın en büyük mektep ülkesi olmasına reğmen içinde yaşadığı kavgalar ve savaşlar neticesinde ileriye gidemedi. Mısır'da ilim tarihi 5000 yıl öncesine kadar dayanır, dünyanın yuvarlak olduğu, ilk defa Mısır'lı bilginler tarafından ortaya atılmıştır. Dünyada en çok yazılı eser bulunan ülkelerin başındadır. Bütün bunlara rağmen halk eğitim konusunda oldukça sığ durumda. Eğer kendi haline bırakılacak olursa hiç kuşkusuz Mısır çok büyük bir atılım yapacak kapasitededir. Bugün kan ve gözyaşı olan Mısır çok yakın zamana kadar toparlanacak ve büyük idealler devleti olacaktır. Bunun için ilkönce yabancı ülkelerin elini üzrerinden atması ve tekrar demokratik yapıya bürünmesi gerekli. Sandıktan oyların yarısını alarak çıkmış bir Cumhurbaşkanını sırf askeri vesayet istemiyor diye alaşağı etmek, siyaset ahlakına ne kadar uyar bilmem ama Mısır'ın büyük geçmişine yakışmadı. En erken zamanda seçim ile bu büyük ayıbın telafi edileceğine inanıyorum. 
 Bu günden sonra Mısır'ı daha çok imtihanlar bekliyor ve ben Mısır'ın bu imtihanlardan yüzakıyla çıkacağına inanıyorum...

                                                                Cüneyt Çolak

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder